Kalça sıkışma sendromu - Femoroacetabular Impingement Syndrome (FAI), aktif genç yetişkinlerde kalça ağrısı, fonksiyon kaybı ve eklem hasarlarının en sık görülme nedenlerinden birisidir. Uyluğun başı ile onun leğen kemiği üzerinde yerleştiği kısımlarda kemik yapısının bozulması ile sürtünme miktarı artar. Bu durum ise kalçada ağrı ve sıkışma hissi oluşturur. Anormal sürtünme, zamanla o bölgedeki kıkırdak dokunun daha çok zarar görmesine sebep olarak hareketi iyice güçleştirir.
Genellikle genç ve orta yaşlı yetişkinlerde, özellikle de erkeklerde görülür. FAİ, genel popülasyonda sağlıklı kadınların %4’ü, sağlıklı erkeklerin ise %24’ünde görülmektedir.
FAİ, oluşum mekanizmasına göre Primer ve Sekonder FAİ olmak üzere ikiye ayrılır.
PRİMER FAİ (BİRİNCİL FAİ)
CAM Tipi, Pincer Tipi ve Miks Tip olmak üzere 3 farklı gruba ayrılmıştır.
CAM Tipi FAİ:
Uyluğun leğen kemiği ile eklemleştiği bölümünde tümsek şeklinde kemikleşme oluşan sıkışma sendromudur. Bu tümsek, zamanla hareketle birlikte eklem kıkırdağının hasar görmesine sebep olur. Bu tip FAİ, sıklıkla aktif genç ve orta yaşlı erkeklerde görülür. Erkeklerde görülme oranı kadınlara göre 3 kat daha fazladır.
Pincer Tipi FAİ
Pincer tipi sıkışma, asetabular veya kıskaç tipi FAİ olarak bilinir ve bozukluk CAM’da olduğu gibi uylukta değil leğen kemiğindedir. Leğen kemiğinin uyluk ile eklemleştiği bölgede oluşan çıkıntılı yapı, uyluk başını daha çok kaplayarak daha çok temasa sebep olur. Bu durum eklem kıkırdağına hasar vererek ağrı ve sıkışmaya yol açar. Aynı zamanda sürtünmedeki artış, CAM tipi sıkışmayı tetikler ve bölgesel kistlerin oluşumuna sebep olur. Pincer impingement genellikle orta yaşlı ve yoğun spor yapan aktivitelerle uğraşan kadınlarda görülür.
Miks Tipi FAİ
Hem CAM tipi sıkışmayı hem de Pincer Tipi sıkışmayı içeren sıkışma tipidir. FAİ’nin en sık görülen formudur (% 86 oranında). Her iki tipi içerse de genellikle bir tipin ağırlığı daha fazla
olur.
HASTALIĞIN SEYRİ
Bir çok hasta herhangi bir etken faktör bildirmese de, çoğu hastada önceden olan bir travma sonrasında ortaya çıkan ve sinsi başlayan kasık ağrısı ile karakterizedir.
Hastalığın oluşumu kişiden kişiye değişmekle birlikte;
Genetik faktörler, uğraşılan spor, kalçanın kullanım sıklığı ve süresi, kalçanın geçmişi
Hastalığın oluşumunu etkileyen temel etkenlerdir.
HASTALIĞIN SEMPTOMLARI
FAİ, genç erişkinlerde kalça ağrısının ve azalmış kalça fonksiyonun nedenlerinden birisidir. Ancak, semptom göstermeyen aktif genç sporcularda bile FAİ ile uyumlu morfolojik değişikliklerle sıkça karşılaşılmaktadır. Semptom gösteren FAİ'li hastaların değişen
derecelerde ağrı, kas zayıflığı ve sportif aktivitelere katılmada güçlük gibi şikayetleri vardır. Kalça çevresi kas kuvvetinin azalması, FAİ’li hastaların en önemli semptomlarından birisi olmasına rağmen, bu durumun hastaların kalça fonksiyonlarındaki azalma ve genel semptomlardaki artış üzerinde ne kadar etkili olduğu tartışmalıdır.
FAİ, aktivite ile ortaya çıkan veya aktivite ile artan kasık ağrısı ile kendini
gösterir. Bazen bel, kalça, gluteal bölge ve dize yayılan ağrılar da olabilir. Öne eğilme, çömelme, uzun süre oturduktan sonra ayağa kalkma, otomobile inip-binme, merdiven veya yokuş çıkma, tek ayak üzerinde dönme, ayakkabı ve çorap giyme, uzun süreli yürüme, koşma gibi aktiviteler ağrıyı artırır. Ayrıca, bacak bacak üstüne atma, alçak yerlerde oturma veya aşırı kalça ve diz bükme hareketi gerektiren diğer pozisyonlar da, hastaların semptomlarının artmasına yol açar.
KALÇA EKLEMİ SIKIŞMA SENDROMUNDA FİZYOTERAPİ VE REHABİLİTASYON
Cerrahi olmayan tedaviler, sportif aktivitelerin yeniden düzenlenmesini ve antiinflamatuar ilaçların kullanımını içermektedir.
FAİ’nin Cerrahi Öncesi Rehabilitasyonu
Cerrahi öncesi hastanın fizyoterapist tarafından görülmesi, hastanın iyileşme
süreci ile birlikte, beklentileri ve aktivite düzeyine göre fizyoterapi programının
yönlendirilmesine yardımcı olur. Cerrahi öncesi rehabilitasyonun hedefi, diğer bir çok ortopedik problemde olduğu gibi hastanın semptomlarını artırmadan, EHA, kuvvet ve enduransı artırmaktır; çünkü, cerrahi sonrası iyileşme, cerrahi öncesi eğitim ve rehabilitasyon
dönemi ile başlamış olur. Cerrahi öncesi ağrı ve inflamasyonu artırmadan, var olan eklem hareket sınırında yapılacak egzersizler ile, cerrahi sonrası uygulanacak rehabilitasyon kolaylaşır ve iyileşme süreci hızlanır. Cerrahi öncesi rehabilitasyon, ağrının azaltılması, postüral bozuklukların ve kompanzatuar mekanizmaların önlenmesi, ağrısız EHA’nın artırılması, genel kas kuvvetinin korunması ve kardiovasküler dayanıklılığın artırılmasını içerir.
FAİ’nin Cerrahi Sonrası Rehabilitasyonu
FAİ’nin rehabilitasyonunda dikkat edilen başlıca konular şunlardır:
· Yumuşak dokunun iyileşmesi için gereken kısıtlamaları dikkate alma,
· Kas inhibisyonu ve kasta hacim kaybını önlemek için ağrı ve şişliğin kontrolü,
· Erken eklem hareketinin sağlanması,
· Yük verme ile ilgili kısıtlamalar,
· Erken kas aktivitesi ve nöromusküler kontrolün kazanılması,
· İlerleyici alt ekstremite kuvvetlendirme programı ve eklem hareket eğitimi,
· Spora özel eğitim
· Kardiovasküler eğitim
FAİ’de cerrahi sonrası rehabilitasyonun amaçları şunlardır:
· Oluşabilecek cerrahi sonrası komplikasyonların ( tendinit, bursit, skar doku gelişimi, hareket kaybı, anormal yürüyüş paterni) önlenmesi,
· İyileşmekte olan yapıların bütünlüğünün korunması,
· Ağrı ve inflamasyonun kontrol edilmesi,
· Erken eklem hareketine izin verilmesi,
· Kas inhibisyonunu önlenmesi veya azaltması,
· Nöromusküler kontrol ve propriosepsiyonun artırılması,
· Normal yürüme paternine geri dönüşün sağlanması,
· Kas kuvvetinin artırılması,
· Aktivitelere ve spora geri dönüşün sağlanması.
Unutulmamalıdır ki FAİ’nin rehabilitasyonu kişiden kişiye değişmekte ve tedavi amaçların kişinin özelliklerine göre belirlenmelidir.
"İkiz, İ. (2019). Femoroasetabular İmpingement Sendromlu Hastalarda Artroskopik Cerrahi Sonrası Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Programının Etkinliği."
Comments